Okra, İstanbul’u fragmanlar halinde yaşatıp, senin, benim, onun İstanbul’una bakma fırsatı sunan kendini de dönüştüren bir restoran. Dekoruyla, planıyla bu fragmanlara uyum sağlıyor. İstanbul’un vazgeçilmez merkezinde ikonik bir bina olan The Marmara Taksim’in 20. katındaki Okra, her penceresinden İstanbul’un başka bir köşesine ışık tutuyor, iç mekânda bu ışığın yansımaları değişerek kendini gösteriyor.
Ateş, mitolojik anlatılarda bilgiyi, gücü, aydınlığı temsil eden en büyük sembollerden biri. İnsanın hikayesinde ise anahtar bir keşif, kültürlerimizi, inançlarımızı, dünyamızı şekillendirmek için itici bir güç.
Okra, bu hikayelerin filizlendiği Akdeniz’in mutfağını, ateşi odak noktasına alarak karşımıza getiriyor, hem de İstanbul’un kalbinde. The Marmara Taksim’de yer alan ve 350 kişi yemek düzeni ve 600 kişi kokteyl düzenli kapasitesine ek olarak 50 kişilik özel bir alanı (PDR) da bulunan Okra, kışın cıvıl cıvıl Taksim Meydanı manzarasına, yazın ise 360 derece teras alanına sahip Upperist Bar bölümüyle , içeri bir defa giren misafiri başka bir yere göndermeyecek bir atmosfere sahip.
Okra deneyimli ve ödüllü executive şefleri önderliğinde hazırlanan ve açık ateşi odağına alan menüsü ise mevsimsel ürün zenginliği ve farklı aromalarla çağdaş bir Akdeniz mutfağı sunuyor. Ateşin hikayesinin tabaklara yansıdığı Okra menüsü, şatafatı bir kenara bırakmış, yalın lezzetlerle bezenmiş.
Okra, dünyanın dört bir yanından milyonlarca kişiyi ağırlayan Taksim Meydanı’nın eski sakinlerinden The Marmara’da İstanbul’la bütünleşiyor. İstanbul’un her halini pencerelerinden içeriye doldururken, bu ikonik binanın sanat vizyonunu da paylaşıyor. Sanatla kurduğu kuvvetli bağ ile yaşayan, gelişen ve geliştiren, birlikte olmanın heyecanını kucaklayan bir kurgu sunuyor.